KÖFTELİ SEBZELİ ÇORBA

 Herkese iyi akşamlar... uzun süredir yapmak istediğim bir tarifi yaptım bugün. Tarif sevgili Zeymuran'a  (http://zeymurancafe.blogspot.com/2013/07/yahni-tarifi.html) ait. Benimki biraz aceleye geldi ama lezzeti çok güzel oldu. Oldum olası köfteli tarifleri severim zaten :) mutlaka bu tarifi denemenizi tavsiye ediyorum. Bana bu tarifi kazandırdığı için Zeymuran'a teşekkür ediyorum :) sevgiler...

Malzemeler

• Yarım kilo kıyma
• 1 soğan rendesi
• 2 yemek kaşığı pirinç
• 1 yemek kaşığı un
• tuz, karabiber
• 3 orta boy patates ( ya da ufak haşlamalık patateslerden)
• 2 orta boy havuç

Yapılışı

1. Patates ve havuç haricindeki malzemeleri bir araya getirerek yoğurun. Harçtan cevizden ufak parçalar kopararak yuvarlayın ve un serpilmiş bir tepsiye alın.
2. Bu arada 1lt. kadar suyu kaynamaya bırakın. Kaynayan suya köfteleri atın. 10 dk kaynadıktan sonra irice doğradığınız patates ve havuçları ekleyin.
3. İsterseniz üzerine tereyağında kızdırdığınız kırmızı biberle servis yapın.

NOT: Orijinal tarifte havuç yerine haşlanmış nohut kullanılmıştı. Haşlanmış nohutumun kalmadığını görünce ben havuç kullandım. Dilerseniz havuç yerine nohut kullanabilirsiniz.


AFİYET OLSUN...

SEVMEK İÇİN GEÇ ÖLMEK İÇİN ERKEN

Akşamın acı su karanlığı içinden
soğuk kadife teması yalnızlığın
şuh bir kahkaha balkonun birinden
gizli işareti midir bir başlangıcın
sevmek için geç ölmek için erken
 
başbaşa çay elele yürümek derken
boğaz vapurları mı iskele sancak
telefonda kaybolmak sesini beklerken
insan insanı yeniler doğrudur ancak
sevmek için geç ölmek için erken
 
içimdeki gökkuşağı besbelli neden
bulutların içinden kuşlar yağıyor
bir şiire başlarsın birini bitirmeden
hiç kimse gözlerine inanamıyor
sevmek için geç ölmek için erken
 
sevmek sevildiğini bile farketmeden
yaklaştıkça ölüm sağuk bir yağmur gibi
sevmek zehir zemberek ve yürekten
gecikerek de olsa vuruşur gibi
sevmek için geç ölmek için erken...
 
                                                           ATİLLA İLHAN

 

 

 

BİBERLİ EKMEK

 

İlkokul yıllarımın hamur işi :) okul kantininde yuvarlak şekilde satılırdı... tenefüslerde ya mutlaka şalgam ya da biberli ekmek midemizi bayram ettirirdi :) yıllar geçti hala vazgeçmedik biberli ekmekten. Hatay'a ait bir hamur işi... mutlaka farklılıklar gösteriyordur ama ortak payda yumuşacık bir ekmek ve üzerinde ise vazgeçemeyeceğiniz biberli bir sos :) reklam repliği gibi oldu :) afiyet olsun...

 

 

Malzemeler

• 1.5 su bardağı süt
• yarım su bardağı su
• 1 su bardağından az yağ
• 1 paket toz maya
• 1.5 yemek kaşığı şeker
• 1.5 tatlı kaşığı tuz
• 5 su bardağı un

Sosu için

• yarım kilo kırmızı biber (al biber)
• 1 iri boy kuru soğan
• sıvı yağ
• tuz, pul biber
• yarım çay bardağı susam

Yapılışı

1. Un ve mayayı genişçe bir kapta karıştırın. Ortasını açın ve şekeri koyun.
2. Bu sırada bir cezvede süt ve suyu karıştırarak ılıtın. Ilıdıktan sonra şekerin üzerine dökün ve karıştırmaya başlayın.
3. Karıştırmaya başladığınız esnada yağı ve tuzu ekleyip yoğurun.
4. Ele yapışan bir hamur elde edeceksiniz. Hamuru en az 1-2 saat mayalanmaya bırakın. (ben biberliği ekmeği sabah yapacağım için geceden yaptım ve mayalanmaya bıraktım)
5. Mayalandıktan sonra, büyük ve derin fırın kabını yağlayın ve hamuru eşit kalınlıkta yayın.
6. Üzerine hazırladığınız sosu yayın ve önceden ısıtılmış fırında pişirin. (çabuk pişen bir hamur işidir arada sırada kontrol etmenizi tavsiye ederim)

Sosu için:

1. 1 iri boy soğanı küçüp küpler halinde doğrayın ve kızdırılmış yağda kavurun.
2. Soğanlar kavrulduktan sonra ince ince doğradığınız kırmızı biberleri ekleyin ve diriliğini yitirdiklerinde salçasını, tuzunu ve acı olsun isterseniz kırmızı pul biberini ekleyin.
3. İndirmeye yakın susamını da ekleyip altını kapatıp soğumaya bırakın.

AFİYET OLSUN...

ISPANAK YEMEĞİ (HAVUÇLU ISPANAK YEMEĞİ)

 Ispanağın demir yönünden ne kadar zengin olduğu malum ama diğer bir malum olan konu ise içerdiği vitamine rağmen sevilmemesi... bu ara fazla aranmayan sebzelere sardım galiba :) ya da hemen hepsi kış sebzesi olduğu içindir belki de...

Bildiğimiz ıspanak kavurması bizde pek yenmez, dile getirilmese de "keşke yapmasaydın" düşünceleri suratlara yansır :) bunun önüne geçmek için, bir gün ne yapsam da ıspanağı cazip hale getirsem diye düşündüm ve ortaya havuçlu ıspanak yemeği çıktı. İyiki de çıktı çünkü bu şekilde severek yiyoruz. Havuç, ıspanağın hani kendine has bir tadı vardır ya ağızda kalan, o tadı kırıyor hafif bir tatlılık veriyor. Elimin altında olduğu zamanlarda mantar da koyuyorum içine. Ispanak hem zenginleşiyor hem de güzelleşiyor...

Malzemeler

• Yarım kilo ıspanak
• 3-4 adet iri havuç
• 2 adet soğan
• sıvı yağ
• tuz, kırmızı pul biber

Yapılışı

1. Soğanları ikiye bölün ve biraz kalınca doğrayın.
2. Havuçları verev bir şekilde hazırlayın.
3. Kızdırdığınız yağa soğan ve havuçları birlikte atın ve altı yarım açık bir şekilde havuçlar yumuşayana dek pişirin.
4. Havuçlar yumuşadıktan sonra ikiye veya üçe böldüğünüz ıspanakları tencereye ekleyin. Üzerine tuzunu ve kırmızı biberini atın. Ispanakların sönmesini bekleyin ve fazla öldürmeden (çok pişmesine izin vermeden) kavrulmaya bırakın.

AFİYET OLSUN...

BROKOLİ SALATASI

 Güzel ve güneşli bir günden herkese günaydın... sabah saatleriyle pek orantılı olmasa da uzun zamandır arşivde duran brokoli salatasını yayınlamak istedim. Çoğu insan sevmediği brokoliyi bir de böyle deneyin...


Malzemeler

• Yarım kilo brokoli
• Haşlamak için su
• 3-4 diş sarımsak
• Zeytinyağı ve limon

Yapılışı

• Brokolileri büyükçe parçalara ayırdıktan sonra tuzlu suda diriliğini kaybetmeden haşlayın.
• Diğer taraftan, rendelenmiş sarımsak, zeytinyağı ve limonla bir sos hazırlayın. Sosa azıcık tuz atmayı unutmayın.
• Brokolileri haşlayıp suyunu süzdükten sonra tabağa alın. ( ben sık diziyorum tam bir orman görüntüsü veriyor :)
• Üzerine ise sosu gezdirin.

NOT: Brokolileri buharda da haşlayabilirsiniz.


AFİYET OLSUN...

ISPANAKLI BÖREK

 Ispanağın tüm faydalarına rağmen yemeğini sevmeyenler ve sırf bu yüzden çocuklarına yediremeyenler blog başına :)) eşim de ben de yaramaz çocuklar misali ıspanağın yemeğini pek sevmeyiz. En azından vitaminini almak için, ya bu şekilde böreğini yaparım ya da kendi geliştirdiğim bir tarifim var onu yaparım.  Bu kez böreğini yaptım sizlerle de paylaşmak istedim. Pratik bir börek diyebilirim. Hem aile sofralarınız için hem de misafirleriniz için güzel bir tad... şimdiden afiyet olsun :)

Malzemeler

• 1 kilo ıspanak
• 1 adet kuru soğan
• 1 yemek kaşığı salça
• 5 adet yufka

sosu için:

• 1 şişe soda
• 1 yumurta
• yarım su bardığı süt
• 1 su bardağı sıvı yağ
• çay kaşığının ucuyla karbonat

Yapılışı

1. Kuru soğanı sıvı yağda kavurduktan sonra içine yıkayıp irice kıydığınız ıspanakları ekleyin. Salçasını ve tuzunu attıktan sonra pişmesine izin vermeden çok çok az çevirip altını kapayın. Soğumaya bırakın. (ben normalde kavurmazdım ama eşimin tavsiyesiyle azcık da olsa kavuruyorum böylece ıspanağın sası tadı kayboluyor) 
2. Sos malzemelerini çırparak karıştırın.
3. İlk yufkayı fırın tepsisine parçalamadan serin. Üzerine sostan bolca döküp yayın. 2. yufkayı parçalayın, sosa batırıp çıkarın ve dalgalı bir şekilde ilk yufkanın üzerine yayın. 3. yufkanın yarısını da aynı şekilde parçalayıp, soslayıp yayın.
4. Tam ortasına gelince de ıspanağı döşeyin.
5. Kalan yufkalara da aynı işlemi yapıp böreği tamamlayın. Tüm yufkalar bittikten sonra ilk yufkanın dışarda kalan kısımlarını da böreğin üzerine kapatın.
6. Tüm bu işlem bittikten sonra böreği dilimleyin ve geri kalan sosu üzerine dökün. Üzerine çörek otu ve susam serpin. En az 2 saat dinlendirip ( bir gece önceden de yapabilirsiniz) önceden ısıtılmış fırında altı ve üzeri kızarana kadar pişirin.

AFİYET OLSUN...

HAMSİ TAVA



Sezonun ilk hamsisini dün akşam yedik :) eşime göre daha erken ama hamsiyi görünce dayanamadı tabi :) dediğine göre "yağlanması, kendine gelmesi için kulağına kar suyunun kaçması" gerekiyormuş...

 

Karadenizliler'in balıktan ayırdığı hamsi :) hem pratik bir pişirme tekniğine hem de enfes bir lezzete sahip... biz Karadeniz usulü mısır ununa bulayarak pişiriyoruz. Denemenizi tavsiye ederim :)

 

 

Malzemeler

• 1 kilo hamsi
• 250 gr. mısır unu
• Yarım çay bardağı sıvı yağ
• Tuz

Yapılışı

1. Hamsileri güzelce temizleyip, sularının akması için süzgeçte bekletin.
2. Suları süzüldükten sonra genişçe bir tepsiye hamsileri alın.

3. Üzerlerine yeteri kadar tuz ve mısır ununu ilave edip karıştırın.

 4. Tavanın yüzüzü yağlayacak kadar yağ döküp balıkları çiçek gibi dizin.

 

5. Arkalı önlü çevirerek ve azar yağ ekleyerek pişirin. (Düz bir kapak yardımıyla daha kolay çevirebilirsiniz.

 

AFİYET OLSUN...

 

 

 





ZEYTİNYAĞLI BARBUNYA

Uzun zamandır yapmadığım ama çok sevdiğim bir yemek barbunya... hem kuru fasülye gibi yemek olarak hem de meze ya da ara sıcak olarak yapılabilen bol seçenekli bir tahıl :) lafı fazla uzatmadan başlayalım tarifi yazmaya...

 

 

Malzemeler

• 1 kilo ayıklanmış barbunya
• 1 tane soğan
• 3 tane havuç
• 1 çay bardağından biraz az zeytinyağı
• 1 yemek kaşığı salça
• tuz, şeker
• 1.5 yemek kaşığı un
• süslemek için maydanoz

Yapılışı


1. Barbunyanızı eğer derin dondurucudan kullanıyorsanız öncelikle birazcık kaynatıp sonrasında suyunu süzmenizi öneririm.
2. Orta boy bir tencerede önce yemeklik doğranmış soğanları ardından küp küp doğranmış havuçları kavurun.
3. Salçayı ekleyin kavurduktan sonra barbunyaları ilave edin. Üzerine tuzunu, şekereni ve baharatlarını ekleyip kavurmaya devam edin.
4. Barbunyanızın helmeli yani kıvamlı olmasını istiyorsanız bu esnada 1.5 yemek kaşığı un ekleyip 2-3 dk. daha kavurun. Sonra üzerine üzerini geçecek kadar su ekleyip pişmeye bırakın.(Barbunyanın susuz olmasını istiyorsanız fazla suyunu, ocakta biraz fazla tutarak çektibilirsiniz.) 

NOT: Ben genelde barbunyayı da diğer tahıllar gibi düdüklüde pişiririm. Hem daha çabuk pişer hem de daha lezzetli olur.


AFİYET OLSUN...

AÇMA

 

 

DİKKAT... DİKKAT... DİKKAT...

YAŞAMAK İÇİN DEĞİL, ZEVK ALDIĞI İÇİN YİYENLERE DUYURU...

BU AÇMAYI MUTLAKA YAPIN VE TADINA VARIN!!!!!!!!!!

:) Ne komik bir giriş oldu dimi... ilk defa yaptım bu açmayı ama inanın bana mükemmel oldu. Hani pastanelerden poğaçalar alırız ya yumuşacık... işte aynen öyle... yıllar önce yiğenim Berk'e yemek yerken "ıh ıh ıhh" (tam karşılığı olmadı çıkan sesin ama siz biliyorsunuz nasılsa) diye yedirirdim yemekleri, yemekten zevk alsın diye. İnanır mısınız işe yarıyor. Şimdi yemekleri zevk alarak yiyor. Açmayı yerken çıkardığım seslere ben de hayret ettim ve Berk geldi aklıma :))) Belki "abartma canıım" diyorsunuzdur. O zaman yapın da görün :))) Veee lütfen yorumlarınızı bekliyorum :)))

Malzemeler

• Yarım su bardağı ılık su
• Yarım su bardağı sıvı yağ
• 1 paket toz maya
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 2 tatlı kaşığı şeker
• 20-30 gr. tereyağ (margarin)
• 1 yumurta sarısı
• Aldığı kadar un

Yapılışı

1. İlk etapta 1.5  su bardağı unu (bu miktar az gelecektir, kalan unu yoğurdukça ekleyin lütfen, tam miktarını aceleden ölçemedim), mayayı, şekeri ve tuzu karıştırın.
2. Karıştığından emin olduktan sonra ılık suyu ve yağı ekleyip, yoğurun. Un az geldikçe ekleyin. Yoğurduğunuz kaba ve elinize yapışmayan kulak memesi kıvamına yakın bir hamur elde edince un eklemeyi bırakın. En az yarım saat üstüne nemli bir bez örtüp bekletin.
3. Hamurdan cevizden biraz daha büyük parçalar alıp, yuvarlayın ve bir 10-15dk. böyle bekletin. O sırada siz de başka işlerinizi yaparsınız :))
4. Tezgaha tereyağı (margarini) sürün ve her bir bezeyi elinizle bastırarak incecik açın. Tereyağdan fındık büyüklüğünde parçalar alarak açtığınız hamurun üzerine yayın. Bu işlemden sonra rulo yapın ve iki ucunu bir araya getirerek halka haline getirin.
5. Yumurta sarısının içine biraz şeker biraz yağ koyarak karıştırın ve açmaların üzerine sürün. İsteğinize göre susam veya çörek otu serpin ve önceden ısıtılmış fırında, üzerleri iyice kızarana kadar pişirin.

AFİYET OLSUN...

ZEYTİNLİ GÖZLEME

Spontan gelişmiş bir tarifle geldim bu kez :) fotoğraftan da belli oluyordur; bir anda karar verdim resmini çekip yayınlamaya...

 

Kahvaltı sofralarından en büyük kurtarıcım benim bu gözleme. Hemen 2 dk. yapıp sofraya koyabileceğim lezzetli bir yalancı börek :) ben bu kez zeytin kullandım ama genellikle peynirle yaparım. Çok da güzel olur. Buyrun tarife...

 

Malzemeler

• 1 adet yufka
• Çekirdeği çıkarılmış zeytin
• 1 orta boy soğan
• 1 orta boy domates
• 8-9 dal maydanoz
• Tuz ve kırmızı biber
• Yufkayı yapıştırmak için su
• 4-5 yemek kaşığı yağ

Yapılışı

1. Tercihe göre siyah ya da yeşil zeytinlerin çekirdeklerini çıkarın. Üzerine domatesini, soğanını, maydanozunu ve baharatları ekleyerek karıştırın. (Ben soğanı çok az kavurdum sert sert ağza gelmesin diye ama siz çiğden koyabilirsiniz.)
2. 2 yemek kaşığı zeytin yağı döküp karıştırın.
3. Yufkayı olduğu gibi serin. Kat yerlerinin aralarında kalan üçgen alanları kesin ve iç harcın geleceği yere düzgün bir şekilde serin (burda amacımız harcın altının 2-3 kat olmasını sağlamak). Bu işlemden sonra yufkanız büyük bir "artı" şeklinde olacak.
4. Harcı bu parçaların üzerine yayın.
5. Harcın dışında kalan ilk kanadı kapayın ve üzerine yumurta  sürer gibi elinizi ıslatıp su sürün. Bu işlemi diğer kanatların hepsi kapanacak şekilde tekrarlayın.( aralara su sürmeyi unutmayın yoksa gözlemeniz açılır)
 

En son böyle büyük bir kare şekil elde edeceksiniz.

1. İçine 2-3 kaşık yağ koyup gezdirdiğiniz sıcak tavada arkalı önlü pişirin.

 

AFİYET OLSUN...

 

 

 

 

 

ŞAKŞUKA (FIRINDA)

 

Kimimizin çok sevdiği belki de kimimizin bilmediği bir tarifle karşınızdayım. Şakşuka... kim koymuşsa bu ismi çok ilginç her seferinde gülümsetiyor :))

Normalde bütün sebzeler kızartılarak ve üzerine sarımsaklı yoğurt dökülüp karıştırılarak servis edilir ama arasıra kaçamak yapsak da kızartmadan uzak durmak adına bu yöntemi bulduk. Bu sayede hem zamandan tasarruf ediyoruz hem sağlıktan ödün vermiyoruz hem de laf aramızda yorulmuyoruz :) bu pratik ama lezzetli tarifi yazmaya geldi sıra :) haydi bismillah...

Malzemeler

• 3 adet patates
• 3 adet irice havuç
• 3 adet patlıcan
• 3 adet kabak
• Yarım çay bardağı zeytinyağı
• Tuz, karabiber, kırmızıbiber
• Üzeri için yoğurt 

Yapılışı

1. Bütün sebzeleri gönlünüze göre, ister kibrit şeklinde isterseniz de küp küp doğrayın. Bu arada fırına gireceği için sebzelerin biraz irice olmasında fayda var.
2. Doğrayıp kuraladığınız sebzelerin fazla suyunu havlu kağıtla alın ve fırın tepsisine yayın.
3. Üzerine zeytinyağını, tuzunu ve baharatlarını atıp güzelce karıştırın.
4. Önceden ısıtılmış fırında sebzeler pişene kadar bekletin. (Kızartma gibi biraz gevrek olmasını isterseniz piştikten sonra bir 5-10dk. daha pişirin)
5. Soğuduktan sonra üzerine isteğe göre sarımsaklı veya sarımsaksız yağurt koyup servis yapın.

NOT: Patlıcanları, diğer sebzeleri doğramadan önce doğrayıp tuzlu suda bekletirseniz acılığını almış olursunuz.


AFİYET OLSUN...

HÜNKAR BEĞENDİ

 

Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba... mecburi molalar veriyorum bu ara yoksa hergün bakmayı sürdürüyorum bloguma... bu dönemde herhangi başka bir şey yayınlayamasam da beni yalnız bırakmadığınız için çook teşekkür ediyorum...

Uzun zaman önce deneyip, sevmemize rağmen unuttuğum bir tarifle karşınızdayım bugün... hünkar beğendi. Adını boşuna almamış, varmış hünkarın bir bildiği :)) ilk yaptığımda böyle demiştik :) hala aynı kanıdayız... geçenlerde yeniden yaptım ve sanırım bu kez daha güzel oldu. Sizlerin de mutlaka denemesini isterim çünkü hem farklı bir lezzet hem de davet sofralarınız için güzel bir seçenek.

Adı ve malzemeleri gözünüzü korkutmasın gerçekten yapımı kolay ve eğlenceli... eveeet sıra geldi tarife...

Malzemeler
Beğendi Malzemeleri

• 4 irice patlıcan (bostan patlıcan)
•  1.5 yemek kaşığı un
• 1.5-2 su bardağı süt
• Tereyağı ya da sıvıyağ
• Karabiber, tuz

Eti İçin Malzemeler

• Yarım kilo kuşbaşı et
• 1 orta boy soğan
• 2 yeşil biber
• Yarım yemek kaşığı salça
• 1 orta boy domates
• Yarım su bardağı ılık su
• Tuz, karabiber

Yapılışı

1. Kuşbaşı eti yağsız tencerede suyunu çekene kadar kavurun. Suyunu çektikten sonra üzerine göz kararı yağı ilave edin. Yağ ısısını alınca yemeklik doğradığınız soğanı ve biberi ekleyin. Yumuşayana kadar kavurun. Daha sonra salçasını ve küp küp doğranmış domatesi ilave edin. Bu arada tuzunu ve karabiberini ekleyin. Yarım su bardağı kadar ılık su ekleyip pişmeye bırakın.

Beğendisi için ise;

1. Patlıcanları ocakta közleyin. Kabuklarını tek tek soymak yerine bütün halde ikiye bölün ve içini kaşıkla çıkarın. İnce ince kıyın. ( bu aşamada üzerine biraz limon sıkıp kararmasını engelleyebilirsiniz ama ben tadını nasıl etkileyeceğini kestiremediğimden yapmadım)
2. Tencereye göz kararı sıvı yağ ( ya da tercihe bağlı tereyağ ) koyup unu kavurun.
3. Un kavrulduktan sonra patlıcanları ekleyin ve çırpıcıyla çırparak, eze eze karıştırın. Tuzunu ve karabiberini ekleyin.
4. Bu esnada sütü yavaş yavaş kıvamını alana dek ekleyin ve çırpmaya devam edin. 

NOT: Kıvamı çataldan düşmeyecek derecede bir hal alacak. Bunun için sütü yavaş yavaş eklemenizi tavsiye ederim. Kıvamı yakalayınca sütü eklemeyi bırakın.

     5.  Servis esnasında, tabağa önce beğendiyi yayın. Ortasını hafif derince yapıp kavurmuş olduğunuz eti yerleştirin.


AFİYET OLSUN...

KIYMALI PATATESLİ HAVUÇLU BÖREK

Bu aralar ete, havuca, patatese sardım :) bir şey yapmayı düşünürken nedense hepsini bir arada düşünüyorum. Dün neden bu üçünün bir arada olduğu bir börek olmasın dedim ve hayata geçirdik. Benim ve kocamın çok hoşuna gitti. Maalesef hatırı sayılı sayıda yedik :) istiyorum ki siz de deneyin ve bir tadına bakın :)

 



Malzemeler

• 300 gr. kıyma
• 1 orta boy soğan
• 3 orta kalınlıkta havuç
• 2 orta boy patates
• 3 hazır yufka
• yarım tatlı kaşığı salça
• kavurmak için yağ
• tuz, karabiber
• 1 yumurta sarısı
• yarım çay bardağı su
• yarım çay bardağı sıvı yağ
   

Yapılışı

 

1. Kıymayı kavurun, suyunu çektikten sonra yağı ekleyin ve ufak kıydığınız soğanları ekleyerek pişirin. Salçayı ekleyin.
2. Soğanlar yumuşadıktan sonra rendelediğiniz havuç ve patetesleri ekleyin. ( patatesler sulanacaktır o yüzden sularını sıkıp öyle ilave edin)
3. Tuzunu ve karabiberini ekleyin. Patates ve havuçlar diriliğini kaybedince altını kapatın ve soğumaya bırakın.
4. Yarım çay bardağı yağı ve yarım çay bardağı suyu karıştırın.
5. 3 yufkayı yarısından bölerek üst üste koyarak kalın üçgen dilimler kesin.
6. Her bir dilimin üzerine önce yağ ve sıvı yağlı karışımdan sürün daha sonra kalın tarafına harçtan kalınca koyun ve sarın.
7. Tepsiye dizin ve üzerine yumurta sarısı, susam ya da çörek otu serperek pişirin.

 

AFİYET OLSUN...

 

 

 

LAHANA SALATASI

Yıllar önce annem lahanaya doğramaya başlayıp salata olacağını söylediğinde yüzümü buruşturmuştum :) ama yediğimde tüm önyargım dağılıp gitmişti... o gün bugündür lahana aldığımda üst yapraklarını sarmak için içteki beyaz kıtır kıtır yapraklarını ise salata için ayırır oldum. Mutlaka bilenleriniz vardır ama bilmeyenler için denemelerini tavsiye ederim...

Malzemeler

• lahananın içteki beyaz yaprakları (yeteri kadar)
• 2 havuç rendesi
• 2 domates (arzuya göre)
• maydanoz
• limon, nar ekşisi, tuz
• zeytinyağı

Yapılışı

1. Lahananın köke yakın yapraklarını yıkadıktan sonra ince uzun şekilde doğrayın.
2. Havuçları rendeleyin, domatesleri küp küp yada uzunlamasına dilimleyip lahananın üzerine ekleyin.
3. Maydanozu da doğrayıp ilave ettikten sonra limon, nar ekşisi, tuzdan ve tabiki zeytinyağından oluşan sosu salataya ekleyip karıştırın.

AFİYET OLSUN...

MANTI ( YOĞURTLU MANTI )

Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba... rahatsızlığımdan dolayı uzun zaman her hangi bir şey paylaşamadım. Şimdi daha iyiyim çok şükür... eskisi gibi olmasa da ara sıra yine sizlerle güzel şeyler paylaşmaya gayret edicem.

Dediğim gibi rahatsızlığımdan dolayı yemek üzerine pek düşemiyorum ama Allah'tan daha önce yaptığıım yemekleri resimlemiştim bu arada onları değerlendirmek nasip oldu. İşte bunlardan biri de mantı... bu kez yoğurtlu yaptım hem pratik hem de çok lezzetli oluyor... sizlere de tavsiye ederim. Lafı uzatmadan tarife geçeyim dimi :)

Malzemeler 

• 3 su bardağı un
• 1 yumurta
• Yarım bardaktan birnaz ufazla su
• Tuz
• 300gr. kıyma
• Küçük boy soğan
• Tuz, karabiber
• Yeteri kadar salça
• Yoğurt
• 4-5 diş sıramsak 

Yapılışı

1. Unu derince bir kaba alın. Ortasını havuz şeklinde açın, ortasına yumurtayı tuzu ekleyin ve azar azar undan alarak yoğurmaya başlayın. Bu sırada yavaş yavaş su ilave edin. Unutmayın mantı hamuru sert olur o yüzden suyun en azından yarısını azar azar ilave edin. Yeterli gelirse geri kalan suyu eklemeyebilirsiniz. Kulak memesi kıvamından daha sert bir kıvamda bir hamur elde edin ve dinlenmeye bırakın.
2. Bu sırada iç harcını yapmaya başlayın. Kıymanın üzerine soğanı rendeleyin. Tuzu, karabiberi ve az miktarda salçayı ekleyin ve yoğurun. (salça isteğinize bağlı)
3. Dinlenen hamuru açabileceğiniz büyüklükte bezelere ayırın ve çok ince olmamak kaydıyla 1-2 cm kalınlığında açın. Küçük kareler şeklinde kesin ve içlerine küçük parçalar halinde kıymalı harçtan yerleştirin. İçlerini kıymayla doldurduğunuz mantıları üçgen şeklinde kapatın. Biriktirdiğiniz tepsinin altına un serpin ki yapışmasın. (ayrıca mantıların üzerlerine de un serpin ki birbirine yapışmasın)
4. Mantıları yaptıktan sonra tuzlu suda haşlayın. Haşlandıktan sonra çıkarıp soğumaya bırakın.
5. Mantılar soğuduktan sonra rendelenmiş sarımsakla karıştırdığınız yoğurdun içine atın ve ezmeden karıştın.
6. Üzerine yağda kırmızı biber ve nane yakarak servis yapabilirsiniz.

AFİYET OLSUN...

TRAMİSU

Hayatımıza cuuup diye giriverdi bu İtalyan tatlısı... sevince hemen Türkleştiriverdik :) maskarpone bulamıyor muyuz? sorun değil labne kullanırız :) hakkını vermek lazım gerçekten güzel ve hafif bir tatlı başlarda "içinde peynir mi var!! yok ya yenmez o" desem de şimdi en sık yaptığım tatlılar arasında aldı yerini... üstelik çok pratik... öyle ocak başında uğraşmayacaksınız. Hem size bir sır vereyim mi? İstanbul'da iyiler arasına girmiş bir restoranın şefinden aldığım bir tarif. Onlar mutfaklarına layık bulmuş bu tarifi bakalım siz de aynı kanıda olacak mısınız... deneyip, tadanlarınız olursa yorumlarınız bana ışık olacaktır ;)

Malzemeler

Kreması için

• 1 kase maskorpone (1 kutu labne)
• 1 kutu krema
• 3 yemek kaşığı pudra şekeri
• 3 yemek kaşığı kremşanti
• 1 paket kedili

Islatmak için

•  3 yemek kaşığı nescafe
• 1- 1.5 su bardağı ılık su
• 1-2 yemek kaşığı şeker

Üzeri için

• 3-4 yemek kaşığı kakao

Yapılışı

1. Krema malzemelerini, birbirine iyice geçtiğine emin oluncaya kadar çırpın ve hazır olarak bekletin.
2. Kedi dillerini nescafeyle hazırladığınız suyu iyice emene kadar arkalı önlü çevirerek batırın. İlk paket bitene kadar bu işlemi tekrarlayın ve servis edeceğiniz tepsiye yatay bir şekilde dizin.
3. Üzerine çırptığınız kremadan kalınca bir tabaka yayın.
4. İkince paket kedi dillerini aynı ilkinde olduğu gibi iyice emdiğinden emin olana kadar nescafeli suya önlü arkalı daldırıp çıkarın ve kremanın üzerine bu kez dikey bir şekilde dizin.
5. Kedi dillerini dizme işlemi bittikten sonra kalan kremayı üzerlerini örtecek şekilde yayın.
6. Böylece biraz bekletip, dinlendirdikten sonra üzerine bir süzgeç yardımıyla kakao serpin.

NOT: Tramisuyu bir gün önce yapıp dinlendirirseniz daha güzel sonuç elde etmiş olursunuz...


AFİYET OLSUN...